Geçtiğimiz günlerde yaşanan skandal bir olay, tattoo dünyasında tartışmalara neden oldu. Bir dövme sanatçısının işyerine yapılan silahlı saldırı, dövme yaptıran müşterinin olumsuz geri dönüşü sonrası gerçekleşti. Müşterinin memnuniyetsizliği ve intikam duygusu, sanatı ve iş hayatını tehdit eden bir duruma dönüşerek çalışanları ve akılları karıştırdı. Olay, dövme ve müşteri ilişkileri üzerine önemli sorular gündeme getiriyor.
Olayın merkezi, İstanbul'un ünlü dövme stüdyolarından biriydi. Bir müşteri, yaptığı dövmeyi beğenmediğini açıkladıktan sonra dövme sanatçısını tehdit etmeye başladı. Bu durum, olayın ciddiyetinin anlaşılmasında etkili oldu. Ancak, bu tehditlerin ardından yaşananlar, kimseyi peşinen hazırlıklı bırakmadı. Müşteri, sosyal medya üzerinden de sanatçıya hakaretler yağdırdı; ancak bu dışarıdan görünen sadece bir kısmıydı. İçsel bir öfke ve hayal kırıklığı, durumu daha da karmaşık hale getirdi ve sonuç olarak iş yerinin önünde gerçekleşecek vahim olayın körüklenmesine zemin hazırladı.
Söz konusu olayın gelişimi, bir akşam vakti gerçekleşti. Müşteri, daha önceden belirlenmiş bir zaman diliminde dövme stüdyosunu tekrar ziyaret etti. Bu sefer yanına bir tabanca almıştı. Olay günü, dövme sanatçısının iş yerinde bulunması, söz konusu tehditlerin gerçekleşmeye başladığı ana neden oldu. Müşteri, stüdyoya girdiğinde dövme sanatçısı ile kısa bir yüzleşme yaşadı; ardından kurşunları peş peşe sıkarak stüdyonun duvarlarına, camlarına ve ekipmanlarına zarar verdi. Bu anlar, stüdyodaki güvenlik kameraları tarafından kaydedildi ve bu kayıtlardaki görüntüler, durumu daha da dramatik bir hale getirdi.
İçeride bulunan diğer müşteriler ve çalışanlar büyük bir korku içerisinde o anları yaşarken, olay sonrası sağlık ekipleri ve güvenlik güçleri kısa sürede bölgede yoğunlaştırıldı. Şans eseri, olayda yaralanan ya da hayatını kaybeden kimse olmaması, büyük bir teselli kaynağı oldu. Ancak yaşananların oluşturduğu psikolojik etki, herkesin üzerinde derin izler bıraktı. Olaya tanıklık edenler, yaşadıkları korku dolu anları asla unutamayacaklarına inanıyor.
Polisin durumla ilgili hemen soruşturma başlattığı bildirildi. Müşteri hakkında suç duyurusunda bulunuldu ve saldırının detaylarına ilişkin delil toplama çalışmaları sürdü. Bu tür olayların dövme sanatı ve içindeki ilişkiler üzerinde nasıl olumsuz etkiler yaratacağına dair endişeler artarken, sektör temsilcileri bu tür durumların önüne geçmek adına daha fazla eğitim ve güvenlik önlemleri alınması gerektiğini belirtti. Sıklıkla yapılan dövme sanatının, müşteri memnuniyeti açısından nasıl bir risk taşıyabileceği, sanatın etik boyutunda da tartışma yaratan bir konu haline dönüşmüştür.
Yaşanan bu trajik olay, sadece bir dövme stüdyosunu değil, tüm dövme sektörünü etkileyecek. Sanatçılar, müşterilerin özgürlüklerini kullanmasının yanı sıra, kendilerini de savunma haklarına sahip olduklarını anlamalıdır. Dövme, kişisel bir ifade biçimidir; ancak bu ifade, bir insanın yaşamına mal olabilecek bir duruma dönüşmemelidir. Zaten zor bir dönemden geçen dövme sektörü, bu olayla birlikte daha da zor bir süreçten geçecek gibi görünüyor. Sağlık ve güvenlik öncelik kazanırken, mürekkep ve iğne ile yaratılan sanatsal eserlerin değeri göz önünde bulundurularak, daha şartlı ve sağlıklı bir iletişim kurulması gerekmektedir.
Sonuç olarak, bir dövmenin beğenilmeme nedeni, iş yerini kurşun yağmuruna tutmaya yeterli olmamalıdır. Her sanatın olduğu gibi dövmenin de belirli bir iletişim dili vardır, dolayısıyla sanatçılar ve müşteriler arasındaki bu iletişimin sağlıklı bir zeminde ilerlemesi gerekir. Geçmişte yaşanan bu tür olaylar, tüm sektör için önemli dersler barındırmaktadır ve bu olayın arkasındaki nedenlerin gözden geçirilmesi gerekmektedir. Toplumun bu türden olaylarla karşı karşıya kalmaması için hep birlikte çözüm odaklı çalışmalara ihtiyaç olduğu aşikardır.